Yeni teklifi yeterli zam oranları içermemesi nedeniyle uzlaşmaya ve müzakereye uygun görmüyoruz
Eğitim-Bir-Sen ve Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, 2020 yılı için yüzde 3,5+3, 2021 yılı için yüzde 3+2,5 şeklindeki ilk teklifin, 2020 yılı için yüzde 4+4, 2021 yılı için 3+3’e dönüşmesini önemsediklerini belirterek, “Bu nedenle Başkanlar Kurulumuzu toplayarak ortak akıl ve ortak tavır çerçevesinde teklifle ilgili değerlendirmemizi dün gece yaptık. Değerlendirme kapsamında, sunulan teklifi, yeterli zam oranlarını içermemesi nedeniyle uzlaşmaya ve müzakereye uygun görmüyoruz” dedi.
Ali Yalçın, dün gece Kamu İşveren Heyeti tarafından iletilen, “4+4, 3+3 ve enflasyon farkı” teklifine ilişkin Memur-Sen Genel Merkezi’nde bir basın açıklaması yaptı. Yalçın, 5. Dönem Toplu Sözleşme sürecinde 19 günün geride bırakıldığını ifade ederek, dün iki puanlık bir yükseliş içeren teklifin kendilerine iletildiğini söyledi.
Toplu sözleşme süreci açısından önemli bir eşikte olduklarını kaydeden Yalçın, “Önümüzde artırılma beklentisi içerisinde olduğumuz iki husus var: İlki, müzakere süresini uzatmak, diğeri ise zam oranlarını yükseltmektir. Konfederasyon olarak Kamu İşvereninin masaya getirdiği ilk oranları yetersiz görmüş, bu çerçevede teklifleri yok hükmünde saydığımızı, malul bulduğumuzu, makul ve makbul yeni bir teklif sunulması gerektiğini ifade etmiştik. Takvimin sıkıştığı bir süreçte müzakere süresini ve zam oranlarını artırmak, taraflar arasında etkili ve sürekli iletişime ihtiyaç duyar. Bu anlamda, 2020 yılı için yüzde 3,5+3, 2021 yılı için yüzde 3+2,5 şeklindeki ilk teklifin, 2020 yılı için yüzde 4+4, 2021 yılı için yüzde 3+3’e dönüşmesini önemsiyoruz. Bu nedenle Başkanlar Kurulumuzu toplayarak ortak akıl ve ortak tavır çerçevesinde ilk teklifle ilgili değerlendirmemizi dün gece yaptık” şeklinde konuştu.
Başkanlar Kurulunca, sunulan teklifin, yeterli zam oranlarını içermemesi nedeniyle uzlaşmaya ve müzakereye uygun görülmediğini dile getiren Yalçın, masanın sonuç ve çözüm üretme kapasitesinin sonuna kadar kullanılması gerektiği kararında olduklarını vurguladı.
Kamu görevlilerinin hakkını savunmak, hukukunu gözetmek, ücretlerini artırmak, maaşlarını yükseltmek gibi hedef ve sorumluluklara sahip olduğumuzu hiçbir zaman unutmadık
Öncelikle masanın çözüm üretme kapasitesini merkeze koyan, çözüme odaklanan ve uzlaşmayla sonuçlanacak bir toplu sözleşme süreci için büyük bir özveri ile sürece katkı sunan öznelere ve kurumlara müteşekkir olduklarını söyleyen Yalçın, şöyle devam etti: “Bu olumlu yaklaşım ve tavırlara rağmen hâlâ uzlaşma noktasının uzağında, sözleşme imzalama eşiğinin dışındayız. Masada yer alan öznelerin durumunu şu şekilde ifade ve formüle edebiliriz; ‘niyet’ ve ‘gayret’ var ancak karar verici ‘kudret’ ile herkesin iradesini yansıtan ‘adalet’ henüz yok gözüküyor. Bu noktada toplu sözleşme masasında uzlaşma için ya yetki kullanılmalı ya da yetki devri yapılmalı diyoruz. Çünkü müzakere iradesi ile uzlaşma iradesi aynı öznede buluşmuş gibi gözükmemektedir. Kamu görevlilerinin önümüzdeki iki yıllık süreçte maaş ve ücretlerinin ne kadar artacağını belirleyecek oranların ne olması gerektiği hükûmet ve Kamu İşveren Heyeti tarafından da bilinmektedir.”
Bulundukları noktanın uzlaşma ve sözleşme imzalama seviyesinin uzağında olduğunu belirten Ali Yalçın, “Masada yaşanacak gelişmeler sahada nelerin yaşanacağını da belirleyecektir. Kamu görevlilerinin hakkını savunmak, hukukunu gözetmek, ücretlerini artırmak, maaşlarını yükseltmek gibi hedef ve sorumluluklara sahip olduğumuzu hiçbir zaman unutmadık, hiç kimsenin de unutmaması gerekir” ifadelerini kullandı.
Toplu sözleşme müzakerelerinin en az iki gün daha sürmesini sağlayacak bir hamle yaptık
Toplu sözleşme müzakerelerinin en az iki gün daha sürmesini sağlayacak bir hamle yaptıklarını ve Kamu İşveren Heyeti’ne, uzlaşmazlık hâlinde Kamu Görevlileri Hakem Kurulu’na başvurma süresini bir gün olarak kullanma, kalan iki günü müzakere aşamasına dâhil etme başvurusu yapacaklarını açıklayan Yalçın, diğer taraftan ise yeni ve pazarlık sürecinin başlamasına imkân veren yeni bir teklifi en geç bugün beklediklerini söyledi.
Yalçın, “Başlangıçta ifade ettiğimiz gibi Türkiye; bütçesi ve cüssesiyle toplu sözleşmeyle kamu görevlilerinin maaş, ücret ve alım gücünü yükseltecek ekonomik güce, yasaklardan, sınırlamalardan kurtaracak siyasi öz güvene, demokratik ve sendikal haklar noktasındaki mahrumiyete son verecek demokratik bilince fazlasıyla sahiptir” diye konuştu.
